Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları:
Siyaseti çadır tiyatrosuna çeviren yel değirmenlerinin u dönüşlerine saygı duymayacağız. Cumhur İttifakı sağdan soldan gözükse de Türkiye’ye tüm kalbimizle hizmet edeceğiz. Birileri lafını esirgemeyecek ama biz çalışmaktan vazgeçmeyeceğiz. Biz dağları aşacağız, diğerleri polemik bataklığında boğuşacak. Barış ve kardeşliğin manifestosunu yazacağız.
Zorlukları aşacağız, engelleri aşacağız. Denizi geçtik, akıntıda boğulmayacağız. Depremde zarar gören insanlarımız koruma altına alındı. Devletimiz depremde ağır yaralanan vatandaşlarımızın yanındadır. Önümüzdeki kısa sürede 405 bin afet evi ile birlikte 83 bin köy evinin yapılacağı anlaşıldı. Depremden etkilenen 11 ilimizin her birinin tarihi ve coğrafi dokusuna uygun planlar yapılıyor. 3 Mart 2023 Cuma günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayelerinde gerçekleşen görüşme bizim için çok güzel bir adım.
“SEÇİM MÜZİĞİ KULLANMAYACAĞIZ”
Kurulların ve kurumların ilgili bakanlıklar ile koordinasyonu işbirliğini güçlendirecektir. Deprem gerçeğini kabul ederek kalıcı önlemler geliştirmek bundan sonra vazgeçilmez hedefimizdir. Cumhur İttifakı bu yükün üstesinden gelip yeni bir hayat kurabilecek güçtedir. Her vatandaşın elini tutma hedefimiz zinde ve zirvededir. Zaman kaybedemeyiz. “Aziz milletim sıra sizde” diye sesleniyoruz.
Kalbimizi derin bir acı kapladığında seçtiğimiz müziği kullanmayacağız, sağduyumuzu her koşulda koruyacağız. Pozitif gündemle politikamızı ülke geneline yansıtacağız. Her zaman milletimizin yanında olacağız. Milliyetçilik sadece bir gözyaşı seli değildir. Bu kalıp ve kapsamda da olmamalıdır.
“BU DÜNYA ACİL VE MÜLKİYET DEĞİLDİR”
Ülkemiz güçlü değilse ideallerimizin hayalden öteye gitme şansı yoktur. İnsanı merkeze alan, devleti milletin haysiyet aracı olarak gören, milletin, milletin, milletin, devletin çıkarlarını demokrasi ile sağlamaya çalışan kutlu bir davanın mensuplarıyız. Diğerleri gibi bizim de devletle, cumhuriyetle, ortak bedellerle, demokrasiyle hiçbir zaman sorunumuz olmadı. Bunlardan birini tercih ederek yapılacak siyaset bize göre kusurlu, batıl ve sakattır. Halkın ne dediği bizim düşüncemiz ve eylemimizdir.
MHP’nin milletimiz için öngördüğü tehlikelere karşı sonuna kadar direneceğini samimiyetle söyleyebilirim. Bu ülke çaresiz ve sahipsiz değildir. Bu millet, önüne kim gelirse gelsin yok edilecek bir millet değildir. Bilinmelidir ki Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı değildir. Türkiye’yi hedef gösterenlere karşı bir ittifaktır.
Egemenliğin sahibi Türk milleti kararını 14 Mayıs’ta verecektir.
Depremi fırsat bilen ahlaksızlar, seçimleri sabote etmek ve olay çıkarmak için teyakkuz halinde. Tribünlerde söylenen ‘Hükümet istifa’ sloganları çok tehlikeli toplumsal olaylara kapı aralayabilecek bir olaydır. Toplumsal muhalefeti kışkırtan ve kışkırtan hareketlerle bir çatışma ortamı beslemek isteyenler kendi tuzaklarına düşeceklerdir.
“BİZİM İÇİN AMEDSPOR diye bir şey yok”
Türk milletinin içinde bulunduğu sancılı dönemi istismar etmeye kalkışanlar karşısında MHP ve Cumhur İttifakı’nı bulacaktır.
Türk sporuna düşmanlık hançerini vurmak isteyen çevreler, kutuplaşmayı körüklemeyi amaçlıyor. Türkiye sokakta kurulmadı, tribünlerde kurulmadı. Herkes kararını vermeli. Rüzgarı estiren fırtına tarafından devrilecek.
Geçtiğimiz hafta sonu Bursaspor-Diyarbakırspor arasında ortada oynanan maçta sallanan görsellerin sporun ahlakına ve doğasına aykırı olduğu herkes tarafından biliniyor. Bize göre Amed diye bir yer yok, Amedspor’un adı geçmeyecek. Bursa’da küçük bir azınlık olan terör destekçilerinin stadı kışkırtması ve yaşanan olayların Kürt asıllı kardeşlerimle ilişkilendirilmesi utanç vericidir. Türk-Kürt düşmanlığı tohumları ekmeye çalışan herkes, kesilmesi gereken bir çıbandır. Nasıl ki Bursa gözbebeğimizse, Diyarbakır da öyle. TFF yaşananlar karşısında atıl kaldı. Bu görüşler dikkate alınmalıdır. Oynamayacağız. Huzurumuzu bozmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz.
AKŞENER’E SERT TEPKİ
1 yıldır oturduğu masayı önce kumar masası, küçük hesaplar masası, noter masası diye devirip sonra tekrar oturanlar çok vicdansızlardır. Kazanamayacağını söyleyen bir başkan adayının yanında durmak, ilkesiz olmanın aptallığı değilse nedir? Çürümüş bir siyasetin ilkesizliği değil midir? Makam ve mevki pazarlığıyla masaya geri oturan İP Önder, ağır sözleriyle nasıl başa çıkacak? Utanmadan, sıkılmadan milletimizin karşısına nasıl çıkacak? Bir kez satan yine satar! Bu saatten sonra rezalet ciddiye alınabilecek bir siyasi birikime sahip olamaz. MHP ve Cumhur İttifakı’ndan rahatsız olanlar artık bizim için kararsız.
